Iyilik meleğim sayesinde ışınlandığım Cumhuriyet Mahallesi yeni oran Sokak Numara 17 1 kattaki evimden çıktıktan sonra sakin sokağın karşı kaldırımına geçip çukurları yağmur suyuyla dolan yolda sabah servisine doğru yürüyordum bu Okul Yolunda Geçen gece nasıl korkudan koşturarak Eve geldiğimi hatırlarım kahvede oyun oynarken havanın nasıl geçtiğini anlamamıştım ve geç saatte kahve kapanınca büyük bir korkuyla eve doğru koşmuştum gökyüzünde tek başına Duran neredeyse Dolunay halinde ayı görmüştüm kaldırımın sonunda aşağıda bir merdivene bağlanan dik yolu takip edip sağda ve solda bahçelerden Uzanarak başının üzerinde adeta bir damla oluşturan çiçekler açmış çalıların kokusunu içmeye çektim
O anda doktora yeterlilik sınavında başarısız olduğum günü hatırladım Birden başıma gelen bu talihsizlik o kadar yeni geldi ki bana olayı daha bütün boyutlarıyla tamam mı kavrayabilmiş değildim geleceği ilişkin rahatsız edici soruları aklımdan uzaklaştırmaya çalıştım sonra başarısız olduğumu tebliğ eden mektubu açtım bir saat sonra sakinleştim bir taraftan baktığında benim suçum bu değil diye düşünüyordum Diğer taraftan da Neden doktora yapmak için yurt dışındaki ülkelere araştırmadığımı ya da bu ülkede yapmanın bana ne faydası olacağını düşünmüştüm hakkındaki diğer düşünceleri ertelemiş ve mektubu bekarlara koymuştum sonra durağa doğru yürüdün mü duraka binilen arka duvarına sabitlenmiş banka oturdum otobüse Beklerken Şanlıurfa'daki öğretmenlik günlerimi hatırlarım O zamanlar kısa bir alışma dönemi geçirdikten sonra öğrencilerden Melani adında Alman bir kızla tanışmıştım Öğrenci Değişim programıyla gelmişti burada kendisinin Hiç değilse başlarda ciddi bir katkısının olmadığını Bugün bile gönül rahatlığıyla söyleyebiliyordum melani'nin saçları koyu renkliydi diğer kızların çoğundan daha kısa boyluydu ince yapılıydı ama seska değildi bu nedenle çoğunlukla yeten elbise giyiyordu gözlerine baktığımda kendimi kaybediyordum Yıldırım'ı aşk dedikleri bu olsa gerek de ama yine de tam kendine davranmayı sürdürmüş ve kantinde benim yanıma doğru yürümesine rağmen ben uzaklaşmıştım Otobüs gelince kalkıp otobüse bindim ve her zamanki 20 oturdum işte bu yeni okuluma karşı duyduğum isteksizlik Yine can sıkıcı bir hayranmıştı Aslında buraya isteyerek gelmemiştim Şanlıurfa'daki görevinden Fethullah gülenciye öğretmenlerinin baskıları sonucu kaçmıştım ve yine öğrenci değişimi ile gelen Çinli öğrenciyi burada tanımıştım ve bu Çinli öğrenciyim İlayda yeni bir virüsü keşfedecekti 2020 yılında Bu ürün nedeniyle insanlar hayatını kaybedecekti bu salgın Anneme de benden koparıp almıştı iyilik meleğim öyle demedim için ne öğreneceksin biyolojiden uzaklaşmasını sağlamak olduğunu söylüyordu uzun bir süre sonra ilk kez Şimdi aklıma geliyordu
Okulda üçümüzün od odası yan yanaydı kapılarımız çoğunlukla açık durur önümüzde oturan üniversite sınavına hazırlanan gençlerin sorularının cevapları ben Jale ve Gökhan Üçüz uydurulmuş benzer hikayeleri sayısız kez dinlemiş ve karşılığında doğru belirlediğimiz bilgileri sayısız rezil etmişlerdir sayısız kestirev almış sonra tekrar geriye dönüp integralini almışızdır Gökhan'ın düzenli yat masasının Ardında olduğunu bilirim o ünlü kalın analiz kitaplarının bir kurşun kalemle parmakların arasında çevirip duruyor ısrarla çare olarak bakan bir yaratığa bilgiyle yatıyor çare değil yalnızca bilgi ki ben de kendi odamdakine aynı sözleri kullanmaktayım ben hangi bir insanın hayat nasıl da kendini Mos duvarındaki incecik ve yarıktan bir an için kendi yürüyüşünüzü gizlemiş olmuş göremediği zaman sen en azından geçmişte kendi adımlarını dinleyebiliyormuş gibi faaliyet denen o uyurgezerliği anlatmaya çalışıyorum Evet soruyu çözüyorum Ama beynimi uykuda Karşımda bir an evvel üniversiteyi kazanıp gitmek için günleri sayan bir genç var ağırlığımın inatla duraksayıp boşluğa takılan bir parçası inatla acele eden ve kesintisiz bir şeyler yapanlardaki parçasını gözlüyor Neyse daha genç olan meslektaşım mücadele bana gelmiş öğrenci sandalyesinin arkadan oturup şunu sormuştu bugün kaç soru çözdüm Ben verecek yani bulamadığım için İkimiz bir süre bu soruya dalıp gittik Bu arada kendisiyle odama paylaştığım Çinli öğrenci yerinden kalktığını ve Okulun bahçesine bakan ses geçirmez Bence de ilaçlarını fark ettim pırıl pırıl bir gündü paydos saatinin yüklenen tarafa trafiği bir anda içeriye doldu öğrencilerin Okulu boşaltıp servislere doğru koşarken çıkardıkları gürültüler odaya doğru Oysa Çinli öğrenci masanın derken anlayamazsan Hep bacak bacak üstüne atmıştım o sırada onun böyle pervasa çok uzun verdiğimiz araya katılmaya hakkı olmadığı bile aklımdan geçmişti profilden görüyordum onu ona sırtını kılan Jale bakış açının önünü kapatıyordu Pencereye yönelik oldukça doldun görülen hal halini hiç değiştirmeksizin Çinli öğrenci birden kollarını çapraz yapıp Kahverengiye çalan sarı renkli ceketini tuttuğu gibi başına çekiverdim bakışımın her ne kadar meslektaşımın gözlerinden milim ayırmasam da arka planda onun zayıf kaburgalarını fark ettim aynı anda boş gözlerle cahiliye bakmış olmalıyım karımla ilişkide olanın kim olduğunu anlamıştı mı Evet ben karımla sadece 180 ilişkide bulunan bir ona karşı hiçbir zaman en ufak bir kuşku duymayacağım ama karşımda dikilen jaleden de galiba gözlerimi ayırmayacağım Gökhan'ın odasında telefon çaldı açan yoktu onun klasörleri dolaba Belki de eşinin sesini duyuyordum klasörlerin içinde Günlük çalışma kağıtları vardı hangi öğrenciydi hangi konuda çalıştığı kaç tane soru çözdü burada yazıyor orada Her aile kapaklar kapanıyordu ondan sürekli Keskin bir dikkatle eşittir tamam niye açmıyor da telefonunu hala çaresiz bitirince jalenin yüzüne bakmaktaydım böyle bir şey denemek için kalkmak üzere Ellerime dayandığında kolumdan tuttu beni yerinde kalmaya zorladı Jale'nin bluzunun yanması içine dışına çevirdiğini ve şimdi Kurşuni yüzü dışa gelecek şekilde yeniden giydiğini gördüm iki eli kot pantolonunun kalçalarında hala daha gözleri karşı elini penceresine dikmiş duruyor orada sanki caddenin karşı kenarında pencerede bulunan birinin gözleri önünde uzanmış gibiydi ya da sadece öyle görünüyordu öyle bir görünüm veriyorlar kesinleştirmek için başıma çevirmeme gerek yoktu bir Çinli öğrenciyi biyolojiden nasıl uzaklaştırabilirim ki bir insan Kaderinden nasıl vazgeçer ve hayatında bulduğu tek tutkudan nasıl uzaklaşabilir bunu başarabileceğimi sanmıyorum
Annemin cenazesinin olduğu günü hatırlıyorum o günün sabahına cenazenin yıkandığı küçük adamın karşısındaki bahçe duvarına oturmuştum sıcak güneşli bir gündü ağustos ayının 5 günü Günler haftalar hava çok sıcaktın günler geçiyor sonbahar bir türlü gelmek bilmiyordu bazen televizyonda ilginç programlar olduğu zamanlarda O gün Annem alışverişe gitmek istiyorsa yerine çabuk tutması gerekiyordu çünkü şehir içi çalışan minibüsler saat sekizde son seferini yapıyordum Ama çoğunlukla Kasabanın diğer ucunda olmakla birlikte küçük bir köyde yaşadıklarından minibüsle Sadece 15 dakikalık bir mesafede oturan yeğenine arayıp yemeye gelip gelmeyeceğini sorardı üzerine yemeklerini sık sık bizim evde yağdı Yıllar Boyunca özellikle cuma günleri gelirdi annesi öldükten sonra teyzesine anne olarak görmeye başlamıştı işte böyle geçerli Bunlar şaftalar sonbahar ve kış Nisan'da yağan 2 dakika süren kısa Yağmurlar aynısını iki haftasında da yine yağmur yağmıştı ama sonra birden hava ısınmış Cehennem günleri gibi olacak olan temmuz ağustos günlerini bizde de anımsatmaya başlamıştı ve yine çok sıcak olmuştu ve öncesinde buzluğa yüzünden koy Yeşil görünen Şimdi de güneşle parçalayan güneşle parıldayan zeytin ağaçlarının dalları sıcak bir ışıltı yayıyordu Bu arada çoğu çiçek açmıştı Kiraz ağaçları mesela adına hiçbir zaman öğrenemediğim çeşitli çalılarda çiçeklenmişti Babam bu çalıların isimlerini bilmekle övünür sürekli kendisinin köy çocuğu olduğunu söylerdim bazı aşklardan düşen veya stoğunlar paraşüt gibi şehrin dört bir yanında O köşede bunların da ne olduğunu bilmiyordum Aslında çiçek tozları havada savruluyordu Bu yüzden de açık havada bulunduğum zamanlarda hapşırıyor ve gözlerimi avuçlamak zorunda kalıyordum zamanın lezzeti yüzünden çok acı çekiyordu Daha doğrusu sıkıntı çekiyordum o kadar çok sayıda Ota ağaca ve çalışır bir alerjim vardı ki doktorun bir test yaptıktan sonra sıraladığı resimleri aklımda tutamadığım için Onlara daha sonradan araştıramamış Ama aklımda sadece nikahı kalmıştı nikâyesinden Kasıklarımda kaşıntı oluyordu Dolayısıyla nikeller hemen tene ve bu söz konusu Yetkilerin neye benzediğini bir türlü öğrenememiştim yıllardır bütün bir yılan neredeyse yarasa boyunca burnumdan parayı kullanırdım Aslanlar bu ilaçtan çoktan memnundum mükemmel sonuç veriyordu fake her yıl mayıs ayına kadar Zira mayıs ayı girince çok sayıda ağaç ve çalışacak açıyordu He ilaç almama rağmen hapşırmaya devam ediyordum alerji dolu haftaya neredeyse atlatmış olmama rağmen annemin cenazesinden kaldırılacağı günü garip bir şekilde Ağustos ayında yine Samanyolu oldum Ne var ki o sağlık sorunları çiçek tozlarının neden olduğu sorunların sadece biriydi şeffaflarının pencerelere yapışıp kalması yüzünden de sıkıntı çekiyordum Çünkü daha fazla temizlik yapmak gerektiği anlamına geliyor da bu benim için evi her zaman temiz tutma alışkanlığını ve evin tövbe tutulması gerektiği inancının annemden almıştım niye çekeyim onca yıl boyunca Annem evinde hiçbir yerde tek bir poz vereceği bile görmezden en çok sevdiği şey Cumhuriyet Mahallesi yeni vuran sokaktaki apartman dairesinde dağa bakar diye gelmeden adalara kaldırıp ortamı eline hortumu alıp musluğu çevirerek bütün odaları köpek de soyla yıkayıp ardından paspaslamaktan Tabii ki yaptığı hareket baban tarafından pek iyi karşılanmıyorsa faturasının yüksek geleceğini söylüyordu her yıl bu yoğun çiçeklenme döneminde haftada iki defa temizlik yaparken birkaç dakika boyunca pencereler duyuruyordum çiçek tozları eve girmesin diye önce kapalı Duran pencerede sonunda açıyordum Çünkü böyle On Küçük eklenme dönemine ne zaman biteceğini hesaplayabilmek için kafamı Pencereden dışarı uzatmam gerekiyordu pencereleri ve çerçeveleri temizlemek için doğru zamanı kollamalıydım zamanından önce temizlersem emeklerimin boşa giderdi temizlemekte gece geçirsem sitenin içinden geçen yoldan bakınca hemen fark edilebileceği için kirlenen pencereler yüzünden utanırdım pencereleri Evde kimse yaşamıyormuş gibi görünseden insanlar ne düşünüyordu ev sahibi ne düşünürdü mesela ya da yan komşumuz bile düşün orada 20 yıldan daha uzun bir süre önceye taşındığım Ama iyice Okuduğuma haklarıma ve hüküm vermeyi Unutmasın diye her yıl okumayı tekrarladım kira sözleşmesinde kira Açana meyveye bakan da tutmakta yükümlü olduğu belirtilmişti bu türden sözleşme maddelerinin Muhtemelen pek dikkate alınmadığını tahmin edebiliyordum Ama sözleşme sözleşmeyle nihayetinde Çünkü günün birinde Ciddi bir sorun çıkacak olsa tek tek her telefondan taşıyacaktım bir sözleşme maddesinin hayatıma Kabıza çevirecek olması zaman zaman karnımı ağrılar girmesinin nedenlerinden biriydi ama çok daha derinden etkileyecek bir başka neden antimin pencereleri Hatta evi kirli görme ihtimaliydi böyle bir ihmalkarlığı görmek zorunda kalsam annemin kalbi kırılırdı Ne de olsa onu düzgün bir insan olarak düşünmek için uğraşmıştı hayatı boyunca bana Büyük Umutlar bağlamıştı benim düzgün bir delikanlı sonra düzgün bir adam olacağıma hep inanmıştım temizlik yapmanın anlamı olduğundan şüphe etmememe rağmen evimde temizlik yapmaktan hiç hoşlanmıyorum Aslında daha birkaç gün geçmeden parkelerin üzerinde ince bir posta Vakası oluşur kimi zaman bu o kadar ince bir tabaka olurdu ki gerçekten var Olup anlamadığını anlamak için insanın parmağını yere sürmesi gerekirdi ama bu belli belirsiz dost tabakası bir kere oluştuğunda da birkaç gün hatta birkaç saat bile geçmeden ilk çalışmamı uçakları ortaya çıkar pencere açılıp hafif bir rüzgar esmeyince de bunlar her yere uçuşurdu kenarda köşede kaldığı için çok iyi temizlemediğim yerlerde de bu toz pamukçuğunun gözünden kaçabilmesi kuvvetin muhtemelen Aslında benim hiç misafirim olmazdı Annem de çok sık ziyarete gelmezdi sadece Çinli öğrenciye ara sıra evine geliyordu ama habersiz gelen bir misafiri iyice Temizlenmemiş bir evde ağırlamak benim göze alamayacağım kadar büyük bir mahcubiyette işte bu nedenle Saka bir temizlik düzenine her daim uyumaya Kendimi mecbur hissediyordum Haftada iki kez Yaptım mutfak ve banyo temizliğinin yanı sıra diğer Odaların da Haftada iki kez tozunu alıyor Ayrıca yerleri temizliyordum banyo ve Mutfaktaki karolarla Odaların ve yatak odasının parkeleri Haftada bir kez ıslak bezle silinmeli ayrı ayrı 2 haftada bir park ederek koruyucu bir cila sürünmeliydi banyodaki kocaman deliğin üzerinde paslı bir kapak vardı O paslı kapağı Ne zaman baksam 30 yıl önce Cumhuriyet Mahallesi'ndeki çocukluğundaki banyoya hatırlardım o banyoya girdiğimde gözlerini çıkarır sıcak suyu doldurur Diğer taraftan da soğuk suyla Suyu normal seviyeye getirmeye çalışıyordum ve yıkandıktan sonra sabun köpüklerini gözlerimle takip eder O büyük deliğe gidişlerini ve aynı bu evde olduğu gibi pasaklı paslı Demir kapaktan sözüdüklerini görürdüm olağan temizlik sırasında Haftada iki kere yaptığın kontroller sayesinde bir pencerenin içine inmesi gerek anma gerekip gerekmediğini Anlamak mümkün değil bir gün Pencereye baktığımda birisi neyin yumurtalarını döktüğünü gördüm ve kitapla yumurtaları sık sık vurmaktan artık kolum yorulmuştum ama o kadar çok yumurta vardı ki büyük uğraşlardan sonra Çünkü yumurtaları kırmayı başardım Ama pencere lekelerle Dolmuştum Aslında 3 ayda bir sürmek yeterli olabilecekken kışın kaloriferler yüzünden pencerenin kirlendiğini düşünüyordum Eskişehir yenikent'teki dairemde Merkezi ısıtma sistemine mevcuttu yani kombi gibi istediğim zaman açık İstediğim zaman kapatamıyorum
Keşke başka biri olsaydım diye geçirdim içimden ama sonra da hemen bu düşünceleri kafamdan uzaklaştırdım kendimi başka bir meslek bulsaydım dedim tekrar Melani ile evlenseydim ve Almanya'nın garip isimli kasabasına yerleşseydim aynada kendi aksimi görünce Yanaklarımı Daha doğrusu kendimi aşağılamak için yüksek sesle tombul yanakların derim her zaman böyle şık bir takıma uymayacak kadar şişman buldum Fidan Gibi genç yakışıklı bir adamın giymesi lazımdı Bu takımı çok geçti artık yaşlanmaya başlamıştım tepede saçlarım dökülüyordu ve göbeğim ortaya çıkmaya başlıyordu asla yakışıklı biri olamayacaktım uzun boylu zayıf renkli gözlü ne diyor saçları olan biri olamayacaktım mesela yaşlısın ama yakışıklı biri de olamayacaktın bunları düşünürken birden kendimi tutamayıp gülümsedim bile Ağzıma bir parça çikolatamı atsam diye düşündüm bazı köpek cinslerinde olduğu gibi uysal bir ifadeyle sarkmış tombul yanaklarından ve dalları odaklanan ince damarlarıma Baktım birkaç aydır görünmeye başlamıştı sanki damarlarım sanki onları İlk defa görüyordum ve bir Sadık görevlisi hemşire damarlarından kan alacakken şişmanlığından ötürü damarı bulamadı ona söyleyip kilo vermem gerektiğini anlatmıştı Bu takım elbiseyi okulunda ilk ders sırasında değiliz ondan 2 ay önce Ablamla birlikte gidip almışlardı daha yılın başında annem nasıl bir takım elbise istediğimi düşünmüş olmalı ve ona sormuş olmalı o da hemen siyah bir takımı tercih ettiğini söylemişti ancak Annem sonradan lacivert bir takım almaya ablama ikna etmiştim lacivert siyah kadar sıkıcı değildir Üstelik lacivert başka meseleler içinde giyilebilir bu renginin bana çok yakıştığını söylemişti görevine ilk başladığında Annem çok da yaşlı değildi 1948 doğumlu olduğuna göre ve ben de 1998 yılında resmi olarak göreve başladığına göre 50 yaşında yani benim şu anda tam olduğum yapsaydın ve ilk görevime giderken duygularını bağlamış bir gün emekli olduğunda benim olmayacağını Ama bu göreve ilk başladığında Annen de yanımdaydı diyeceksin demiştim boyu 1.60'tan uzun değildi ve gençliğinde gerçekten çok ince giden gözleri yeşile yakın kahverengi ya da bir başka deyişle Ela okulda ilk dersime girdiğimde Bu takımın büyük bir mutlulukla giymiştim annem bana bu takım hediye bildiğine göre benim için çok değerliydi ve bir kere mi giderken elime tutuşturdu poşete dikkat etmen gerektiğini söylemiştim poşeti oturduğum sandalyenin mümkün olduğunca en yakınındaki yere koydum Bir yandan da göz ucuyla sürekli poşeti kontrol ediyordum sanki annem yanımdaydın ben ilkokul 1 sınıfına ilk dersinin beni tekrar götürüyordu biraz kilo verebilsen diye kendi kendime düşünmeye başladım asla unutma her şeyi tekrar girebilecek ve ceketinin düğmelerinden ekleyebilecek kadar sayılamayacaktım bu elbise benim hatırlamak istediğimde arada bir çıkarıp attığımı Eski bir fotoğraf gibiydi yalnızca Bugün bir kez daha girecek sonra ona tekrar dolaba Asacak Yani bir daha üstüne giymeyecektim ta ki iyilik meleğiminle tanışana kadar onun sayesinde göreve ilk başladığını güne geri dönebilmiştim ve bu elbiseyi tekrar girebilmiştim Annem öldükten sonra bir süre tek odalı bir dairede kalmıştım Bu nedenle ailedeki tek oda olan Oturma odasında Akşamları onun dikişlerinden durduğu masanın hemen yanında yatıyordum sonra iki odalı bir daireye taşındım taşındıktan Kısa bir süre sonra annem şöyle demiştir 1901 tarihinde yapılmış bir evde yaşıyoruz eminim hayatta olsa Ve yanımda olsan bunu sıklıkla tekrarlardı daha o zamanlar biz de çocuk olmama rağmen benim için bir önem taşımamasına rağmen bu ülkeye asla onunla konuştum Cumhuriyet Mahallesi'ndeki birbirimize öyle demişti Ve bu apartman dikilirken Daha doğrusu temele atılırken o arazinin bir zamanlarda Küçük Kasabası olan Gaziantep için kesilen bir Mezarlığı olduğunu söylemişti Cumhuriyet Mahallesi'ndeki apartmanın kapısından merdivenlerden Çıktığım zaman sanki o Yıllara Geri dönmüştüm ve Apartmanı ilk terk eden bizi olmuştuk Hatta taşınan yeni kiracıların temizlemesi gereken büyük bir salon vardı çünkü bu evde normal bir fikir ve Fareler eksik olmaz bu şehirde geri döndüğüm zaman birçok yeri gezdiğim vardı Cumhuriyet Mahallesi yeni oran Sokağı bir daha asla hiçbir para Sanki o apartman başka bir şekilde o güne kadar oraya gitmeni kendim herhangi bir vesile çıkmadı ama bir tane o evde görmeyi düşünmeye başladım ve yüksek sıcaklıkta o mahalleye nasıl gidecek Oraya değil daha doğrusu o Apartmanı uzaktan gelebiliyorsun bilmiyorum çünkü 10 metre bire yürümek için bir rabıtaya ihtiyaç vardı öyle bir yükseklik bir sıcaklıkta bir yemek sonra şehir merkezine giden minibüslerin gelmesini Beklerken uzun süre beklemek zorunda kalacağını düşünüyorsun oraya aslında hiç gitmemeye sebebinin içten içe o Mekandan büküyor olmanız belki de Çünkü orada da korkularım vardı gece uyuduğum zaman dudaklarımın üzerinde yürüyen hamam böceklerinden biri de yokum ya da farelerden dolayı uyumaya korkuyorum diyebilirsin çünkü fareden yani kulaklarının uykuda yemeği severler ya da durumlarını çocukluğunda olan bir kısmını hayaller tarafından kaybetmiş olan bir hatanın olsun bu apartmana taşındığımızdan Kısa bir süre sonra yani Ben tam 3 yaşındayken annem diğer komşularla geçirme konusunda bazı Korkular yaşamışlar Ama bu sözlerinin ne demek olduğunu ben o yıllarda anlayamıyordum ilerleyen günlerde oraya Gerçekten gidecek olursam ziyaret etmek isterdim Komşulardan birini ama bu tarihte bunu yapmam artık mümkün değil Kendimi Bildim Bileli annem her zaman günün birinde daha iyi bir hayatının olmasını istemiştim onun mesaileri hep uzun sürerdi sabahları kahvaltı hazırlar yani kahvaltı ederken evle ilgili bir yerlerden bu işleri hallederdim o sırada kardeşlerim hala uykulu olurdu çünkü hiç uyanan ben olmak zorundaydım vilayetteki Okula gitmek için servise binmeye gidelim vesaire sabah 6.00'da hareket ederdim Eve gelir gelmez yemek pişirmesi ve evdeyeceğini bilmesi de gerekirdi annene istediklerini yapmadığım zaman yeniden direk bir sesle kendi kendine konuşmaya başlardı bazen de mutfağa girip kendini işe bırakıyorum bir çocuk olarak her zaman doğru davranmadığım için beni affedebilirdi ama bana hediye olarak aldım bu lacivert takımının Bir daha giymezsem kalbini çok kırılacağını düşünüyordum laciver takımı ne kadar sevdiğini biliyordum ve ben onu severek giydiğimi kendisine hissettirmeliydim gülüm gülüm ya bekarlık hayatım benim daha doğrusu özgürlük hayatının güzel günlerini yaşarken babanın İstanbul'a çekip gitmeye karar vermiştim ve o zaman Annemin çok az parası vardı aslında bu Ben 5 yaşındayken doğmuştum o zaman da İç Anadolu'da müdür abi köşeye Sürgün edilmişti baba ve 5 çocukla anneni yine tek başına bırakmışlar o zamanın yaşadığı zorlukları yeniden yaşıyordu önemli kararlar vermek gerektiğim zaman onun düşüncelerini söyledim kimi zaman bu düşünceler için erken olduğunu söylerdi kimi zaman da keşke kendimi alıp bir adam olsa o odaya kapanıp istediğin kadar Düşünsene derdin
Bir tanem müşahede görmeye başlıyorum o zor matematik problemleri çözmek yerine sarı plastik r ile kum tepeciğinin üstündeki büfenin önünü kazıyor Jale.
O tepenin kapalı olan üstüne sloganlar ve terbiyesiz laflar yazıyor sanki deniz kıyısında temmuz ayını ekranı Jale Küçücük bir çocuk Onun minik yüzü artık kendisinin bir rol oynayamadığı ve Kapris yapamadığı yıllara taşıyor sanki yakışıyorlarını bulanıklığıyla şimdiden de ona ulaşmış bu küçük göz ve üzerinde küçücük bir yenisi Kaan'ın annesi kumsala Doğru giden yolun Allah katlarına dayanamam kızının mantısını karnını üstünde tutarak güneşten gözlerini kırpıştırıyor belki de göbeğinin yanmasını istemiyordu arada bir parmaklıktan ayrılıp sahildeki i yolda yine yürüyor geriye bakıyor Gözü hep beklemede biri yolda geride kalmış biriyle beklenmekten herhangi bir yerde sürekli bağırtılanlar durumun Darbesi kadının yüreğinden dizlerine iniyor Öyle ki ister istemez Birkaç adım atıp geriye bakmak için de olması gerekiyor ve sık sık geriye dönüyor ve sonra kendi kendine sürekli soruyor nerede kaldı bu adamı sonra yol denemekten ortaya çıkacakmış gibi geliyor