Ön Sevişme

Abigail yavaşça yatağa doğru yürüdü ve üzerine tırmandı, gözleri onunkilere kilitlenmişti.

Yatağın üzerinde, Alex başucuna yaslanırken, onun ayaklarının dibinde diz çöktü.

"Seni iyi hissettirebilirsem, benimle bir oyun oynar mısın?" diye sordu, ciddi ve kararlı gözlerle ona bakarak.

"Hmm... beni duydun, Abigail."

"Ve bu sefer ciddisin, değil mi? Bu şakalarından biri değil?"

Alexander bilmiş bir şekilde gülümsedi.

"İşte doğru tutum, küçük kuzu. Detayları doğrula. Önce her şeyden emin ol, herhangi bir erkeğin sözlerine bu kadar kolay inanma," dedi, ona yoğun bir şekilde bakarak. "İçin rahat olsun... bu sefer şaka yapmıyorum."

Abigail sonunda tekrar hareket etmeden önce derin bir nefes verdi. Ona biraz daha yaklaştı ama sonra durdu, sanki aklına bir düşünce gelmişti.

"İyi hissettiğini anlamak için hangi işaretlere bakmalıyım?" diye tekrar sordu, Alex'in kaşlarının yükselmesine neden olarak. "Detayları doğrulamam gerektiğini söylemiştin."

Alexander'ın dudaklarından bir başka sırıtış döküldü. Bu kız gerçekten ilginçti. Yaptığı ve söylediği her küçük şeyle onu şaşırtmaktan hiç vazgeçmiyordu.

"İyi soru, Abigail... ama emin misin işaretler istediğine, benden sadece bir söz değil?" diye sordu, kendini beğenmiş bir tavırla.

"Şaka yapma eğilimin olduğu için, daha sonra bunun bir şaka olduğunu iddia edebilirsin, bu yüzden fiziksel işaretler istiyorum. Emin olmak için."

"Ama Abigail, fiziksel işaretler de sahte olabilir. Vücudumu tepki vermeye ikna edebileceğine yeterince güveniyor musun?"

Abigail dudaklarını sıkıca bastırdı ve ona baktıktan sonra kendinden emin bir şekilde başını salladı. Büyükannesinin rahatlatıcı bir masaj yapmayı öğretirken söylediği sözleri hatırladı, bu masajın herkesi iyi hissettireceğini söylemişti. Büyükannesine inanıyordu ve kendisi de ne kadar güzel hissettirdiğini deneyimlemişti, bu yüzden onu iyi hissettirebileceğinden emindi.

"Evet."

"Tamam, şöyle yapalım? Vücudumu biraz bile tepki vermeye ikna edersen, kazanırsın," diye ona meydan okudu ve Abi başını sallamadan önce yutkundu.

"Tamam! Lütfen gömleğini çıkar ki başlayabilelim," dedi ellerini uzatırken ama Alex yine kıkırdadı.

"Abigail, bu hoş değil. Beni sen soymalısın, öyle değil mi? Bunu ön sevişme olarak düşün."

"Ön sevişme?"

"Evet, ön sevişme."

Abigail başını eğdi. Bu kelimeyi daha önce nerede duyduğunu hatırlamaya çalışıyordu.

Alexander, elbette, onun beyin fırtınası yapıyor gibi göründüğünü fark etti ve eğlenerek başını salladı.

"Abigail, ön sevişme uzaylıların dilidir. Senin için çevirmemi ister misin?"

"Yine şaka yapıyorsun. Ben en azından o kelimeyi duydum. Sanırım bir olaydan önce gelen eylem veya davranış anlamına geliyor."

Alexander kıkırdadı. "Bunu sözlükte mi okudun?"

"Hayır, ilkokulda bir keresinde parkta bazı insanların bunu söylediğini duyduğumda öğretmenime bu kelimenin ne anlama geldiğini sormuştum."

"Yani sözlükte kontrol etmedin. Öğretmenin en önemli anlamını atlamış," diye baştan çıkarıcı bir şekilde gülümsedi. "Bilmek ister misin?"

Abigail ona göz kırptı ve sonra başı raflardaki sözlüğe doğru döndü.

"O eski sözlükte bu kelimeyi bulamazsın, Abigail. Sonuçta ön sevişme kelimesinin bilinen ilk kullanımı 1920'lerde," diye eğlenerek açıkladı.

Abigail bakışlarını ona çevirdi. Hayran kalmış görünüyordu.

"Tamam, dinle küçük kuzu. Ön, öncesi anlamına gelir ve sevişme de tam olarak budur - ancak oyun yetişkinler içindir. Temel olarak, ön sevişme insanların seks yapmadan önce birbirlerine yaptıkları cinsel eylemlerdir," dedi düz bir yüzle ve Abi kızardı.

"A-ama, biz s-seks yapmayacağız. Ben sadece sana masaj yapacağım," diye biraz telaşla cevap verdi ve Alex yine o yaramaz gülümsemesini gösterdi.

"Eh, bunu eğitiminin bir parçası olarak düşünebilirsin. Şimdi, gel ve beni soy, Abigail," diye seksi bir şekilde mırıldandı. O anda ona bakış şekli, sanki parlak, ışıldayan gözleriyle onu cezbeden bir orman ruhuydu.

Abigail hemen cezbedildi ve sonunda hipnotize olmuş gibi hareket etti.

Gömleğinin düğmelerine ulaşabilmek için ona doğru yaklaştı. Ancak, düğmeleri çözmeye başlamadan önce Alex onu durdurdu.

"Bu doğru yol değil, küçük kuzu..." diye fısıldadı. "Bunu üzerime çıkarak yap."

□□□

Oy vermeyi unutmayın ^^

Hedefimize ulaştığımızda toplu bir yayın yapacağım. Oylarınızı bekliyorum. *sırıtma*