Helanie:
Lucy'nin telefonunun çalması, aslında Gavin'in ona mesaj attığının işaretiydi.
Başını kaldırıp bizi fark etti ve bana başıyla selam verdikten sonra yanımıza doğru yürüdü. Lucy çekingen davranıyor, sürekli arkamda duruyor ve bana daha da yaklaşıyordu.
"Ne haber? Bir yere mi gidiyorsunuz?" diye sordu Gavin.
"Evet, öğle yemeğine. Bize katılmak ister misin?" diye sordum, bizi böyle yakaladığı için kendimi kötü hissederek. Onu da davet etmeliydik.
"Herkesin beni yanlarında istediğinden emin değilim," diye mırıldandı Gavin.
"Gavin, lütfen gel," dedi Lucy arkamdan çıkıp ona nazikçe. Gavin bana gülümsedi.
Bir süredir ikisi birbirine içtenlikle gülümsüyordu. Keşke Lucy yaptığını yapmamış olsaydı.
Ama şimdilik, gerçekten bu yurttan çıkıp bir şeyler yemek istiyordum.
Tam dışarı çıkacakken, Jenny peşimizden geldi. Bize katılmak istiyormuş gibi görünüyordu ama bunun yerine, kenarda durup avuçlarını birbirine sürttü.