Bölüm 2: Merhaba, Evlenelim

Xaviera Evans, Medeni İşler Bürosu'nun girişindeki büyük bir ağaca yaslanmış, içeri girip çıkan kalabalığı süzüyordu.

Bu insanlar arasından kendine bir evlilik eşi seçmesi gerekiyordu.

Bay Evans'ın, onun evliliğini kontrol ederek Evans ailesinin hisselerini ele geçirme isteğini nasıl gerçekleştirmesine izin verebilirdi ki?

…

Çok uzak olmayan bir yerde, Caleb Mamet arabanın önüne yaslanmış, ara sıra bileğine bakıyordu. Yakışıklı yüzünde hiçbir ifade olmasa da, o an ne kadar sinirli olduğu belliydi.

Şoför alnındaki teri silmeye devam ediyordu: "Bay Mamet, az önce Coriell ailesinin Bayan Coriell'i aradığına dair haber aldım. Biraz daha beklemeniz gerekebilir."

"Yirmi dakikadır bekliyorum zaten."

Caleb Mamet başını eğip kol saatini ayarladı, ses tonu kayıtsızdı: "Coriell ailesine artık aramaya zahmet etmemelerini söyleyin, düğün iptal edildi."

Zorla evliliklere merakı yoktu. Eğer Bayan Coriell evlenmek istemiyorsa, onun da evlenmesine gerek yoktu.

Şoför tereddüt etti, "Ama yaşlı başkan..."

Yaşlı başkan, Caleb'in bir an önce evlenmesini umuyordu. Bu ittifakın kesinleştiğini düşünüyordu, ancak şaşırtıcı bir şekilde, Bayan Coriell son anda kaçmıştı.

"Araya girdiğim için özür dilerim, ama planlanmış evlilik eşiniz kaçtı mı?"

Onları bir süre gözlemledikten sonra, Xaviera gidip nabız yoklamaya karar verdi. Caleb'e gülümseyerek, "Tesadüf bu ya, benim nişanlım da ortadan kayboldu. İkimiz de yalnız insanlar olduğumuza göre, evlenmek ister misiniz?" dedi.

Caleb Mamet onun sesini duyunca başını kaldırdı.

Karşısında duran, bez çanta taşıyan kadının, bol sweatshirt'ünün altında ince, düzgün bacakları vardı; uzun siyah saçları başının arkasında gelişigüzel bağlanmıştı; narin hatları ve göz alıcı beyaz teni dikkat çekiyordu.

"Öyle mi?"

Caleb Mamet elini kaldırarak şoförün konuşmasını engelledi, ses tonu eğlenceliydi: "Seni tanımıyorum, neden seninle evleneyim ki?"

Xaviera burnuna dokundu, "Benimle evlenirsen, Evans Grubu'nun hisselerinin %65'ini alabilirsin. Bu yeterli mi?"

Caleb kaşlarını kaldırdı.

Xaviera şoförü işaret ederek, "Az önce onunla konuşmanızı duydum, ailenizin sizi zorla evlendirmek istediğini öğrendim. Benimle evlenirseniz, sadece ailenize bir açıklama yapmakla kalmaz, aynı zamanda Evans Grubu'nun hisselerinin %65'ini de alabilirsiniz. Kazan-kazan durumu," dedi.

Belki de Caleb'in ona inanmayacağından korktuğu için, Xaviera hisse devir belgesini açıp ona gösterdi.

"Evans Grubu..."

"Sen Xaviera Evans mısın?"

Xaviera şaşırdı, "Beni tanıyor musun?"

Caleb Mamet başını salladı. Xaviera'yı tanımıyordu, ancak çevresindeki insanlar dedikodu yapmayı seviyordu; Evans ailesinin taşradan getirilen genç hanımının zayıf ve hastalıklı olduğunu, ilaçlarından ayrı kalamadığını, on hizmetçinin ona baktığını, beyinsiz ve kaba olduğunu söylüyorlardı.

Ama şimdi görünüşe göre dedikodulara güvenilemezdi.

Aslında, Caleb ile tanışmadan önce, Xaviera birkaç kişiye yaklaşmayı denemişti, ancak teklifini duyduktan sonra hepsi onu deli olarak görmüştü. Hatta içlerinden biri onu dolandırıcılıkla suçlayarak polisi aramakla tehdit etmişti.

Belki de artık reddedilmeye alıştığından, Caleb bir süre cevap vermeyince başka birini denemeye karar verdi.

Ancak, tam bir adım atmak üzereyken, kolu tutuldu.

"Nereye gidiyorsun?"

"Kabul etmediğin için başka birini denemeye gidiyorum."

Caleb Mamet güldü, "Değiştirmene gerek yok, teklifini kabul ediyorum."

Şoförün şaşkın ifadesini görmezden gelerek Medeni İşler Bürosu'na doğru yürüdü, "Doğum belgen yanında mı?"

Xaviera hızla Caleb'i takip etti, "Evet."

Kısa bir duraklamadan sonra ekledi, "Teşekkür ederim. Endişelenme, evlilik cüzdanımızı alır almaz hisseleri hemen devredeceğim. Dezavantajlı durumda olmayacaksın."

Caleb sadece gülümsedi ve hiçbir şey söylemedi.

Yirmi dakika sonra, Xaviera ve Caleb Medeni İşler Bürosu'ndan çıktılar, ikisi de ellerinde küçük kırmızı bir evlilik cüzdanı tutuyordu.

Şoförün yüz ifadesi tamamen çökmüştü.

"Nereye gidiyoruz? Şoföre seni bırakmasını söyleyeyim."

Caleb başını eğerek, bir adım gerisinde duran ve tüm bu süre boyunca telefonuyla oynayan Xaviera'ya sordu.

Başını kaldırmadan, Xaviera, "Senin evine," dedi.

Moore Mamet ile sertifikayı aldıktan sonra bugün onun evine gitmeyi planlamıştı, bu yüzden Evans ailesinin evindeki eşyalarını çoktan toplamıştı.

Evlilik eşi adayı değişse de, planı aynı kalmıştı.

Caleb kaşını kaldırdı, onun evine mi?

Elindeki küçük kırmızı kitaba bakarak, bu fikirde yanlış bir şey olmadığını düşündü.

Şoförün ayakları neredeyse şoför koltuğuna süzüldü, genç efendisinin tamamen yabancı biriyle evlendiği gerçeğini hâlâ kabul edemiyordu!

Xaviera şoförün duygularını fark etti ve Caleb'e baktı, "Şoförün güvenilir mi?"

Sertifikayı aldıktan hemen sonra bir araba kazası geçirmek istemiyordu.

Caleb Mamet hafifçe öksürdü, şoföre dikkatli sürmesini hatırlatarak.

Xaviera güvenliğinden emin olduktan sonra, dikkatini tekrar telefonuna verdi.

Yolculuk sessiz ve sözsüz geçti.

Ta ki Xaviera'nın telefonu çalana kadar.

"Ne var?"

Xaviera'nın sesi soğuktu.

"Bu nasıl bir tavır? Ben senin babanım!"

Hattın diğer ucundan hafif sesler duyuluyordu, görünüşe göre Xaviera'nın taşradan geldiği için görgüsüz ve terbiyesiz olduğu hakkında yorumlar yapılıyordu...