Bölüm 14

Kan İhaneti~

Dünya etrafımda sallanıyordu, burnuma hafif bir kan ve toprak kokusu doluyordu. Gözlerimi açmaya çalıştım, ama çok ağırdılar. Vücudum sızlıyordu, acı keskindi, ama hareket edemiyordum. Uzaktan sesler dalgalanıyordu—hırlamalar ve boğuk bağırışlar birbirine karışıyordu—ama hiçbiri anlam ifade etmiyordu.

Altımdaki zeminin kaydığını hissettim ve sanki kaldırılıyormuşum gibi bir his. Bilinç ve bilinçsizlik arasında gidip geldim, ışık ve gölgelerin parçalarını yakalayarak, ta ki artık yapamayıncaya kadar.

Nihayet uyandığımda, hava farklıydı—daha temiz, daha serin. Seslerin hafif uğultusu kaybolmuş, yerini sessizlik almıştı. Vücudum sızlıyordu, her sinir hücrem çığlık atıyordu, ama hırlama, homurdanma yoktu.