"Ha ha ha ha!" Lucas Dillon kahkaha atmaktan kendini alamadı.
"Ethan Smith, kim senin söylediklerine inanır ki?" Lucas Dillon bir kaşını kaldırdı.
Ethan Smith aniden öfkelendi, vücudundan öldürücü bir ruh yayılıyordu!
Bu öldürücü ruhu hisseden Lucas Dillon korkar gibi görünmedi.
Alayla güldü, "Yani, beni öldürmek mi istiyorsun? Cesaretin var mı?"
Ethan Smith aklını kaybetmenin eşiğindeydi, ancak Emily Taylor'ın görüntüleri sürekli zihnini dolduruyordu.
"Hayır, her şeyi mahvedemem..." Ethan Smith dişlerini sıktı.
Gözlerini kapattı ve yavaşça nefes almaya başladı, zihin durumunu ayarlıyordu.
Lucas Dillon alayla güldü, "Otur ve uslu dur."
Araba hızla ilerledi ve kısa sürede Shiglance Şehri'ne vardı.
Ethan Smith'i şaşırtan şey, Devriye Departmanı'na değil, nispeten uzak bir yere götürülmesiydi.
Burada kocaman bir kafes vardı ve kafesin üzerinde birkaç büyük karakter yazıyordu: Dövüş Sanatları Derneği Mahkum Cezaevi.